Hınıs'ı Özümseyen İnsan Masum VURAL... Çok Değerli Hemşerilerim ve sevgili okurlar; “Hınıslı Değerleri Anlatmak” Yazı dizime başlarken, öz değerleri ile bütünlük sağlamış, kişilikleri ile güven verip, özgüven içinden hareket etmiş, duruşları ve yaklaşımları ile her zaman net duruş sergilemiş, olumsuzluklardan uzak durup, birçok konuda kendi öz değerlerine değer katmış ve bulundukları iş alanlarından da başarılar elde etmiş insanlardan bahsedeceğim. Bu değerlerden birisi olan İzmir/Buca Hınıslılar Eğitim Kültür Ve Dayanışma Dernek Başkanı Masum VURAL olacaktır.Konuğuma geçmeden önce, İzmir/Buca Hınıslılar Eğitim Kültür Ve Dayanışma Derneğin tüm yöneticilerine değinmeden geçemeyeceğim. Ve bu değerlerin; Hınıs ve Hınıslılar için zamanlarından, maddi ve manevi varlıklarından fedakârlıklar yapan insanlar olarak bulunmaları, bir Hınıslı olarak onlarla gurur duyduğum gibi onları anlatmak ve onlarla bir arada olmak bana hazların en güzelini yaşatıyor. Bu sebeple Hınıslı olmak nasıl ki bir ayrıcalık ise, Hınıslıları temsil etmekte bir ayrıcalık olsa gerek. Ben bu yazı dizimden Hınıslıları temsil eden ve Hınıslılar için her türlü fedakârlıklarda bulunan değerli insanları yazmak istedim ve yazmaya da devam edeceğim. Çünkü onlar Hınıs ve Hınıslılar için ne kadar önemli olduklarını bilen birisiyim…HINISLILARDAN GÖRDÜKLERİM VE YAŞADIKLARIM,Hınıslı olup bu değerleri hak eden insanların, her paylaşımlarından Hınıs’ta yaşanmışlıklarının anlatılması ve onların üzerinde özenle durarak hikâyelerle süslemeleri hep dikkatimi çekmiştir. Burada çıkarttığım en önemli konu başlığı, onların için Hınıs ve Hınıs ta yaşanmışlıkların ne kadar önemli olduğu vurgusudur. Bunun en güzel örneğini de Hınıs Eğitim Kültür ve Dayanışma derneğini kurarak, Hınıslılar adına her türlü fedakârlıklara katlanılarak, İzmir de ses getiren etkinliklere imza atmışlardır. Buradaki tek amaçları Hınıs ve Hınıslıların İzmir de büyük bir güç olduklarını göstermeleri olmuştur. Bu çok önemlidir. Ve dolayısı ile onların çok kısa bir süre içinde yaptıkları bu çalışmalarıyla gerçek Hınıslılar olduklarını tüm İzmir’lilere kendilerini kanıtlamışlardı.Bu çalışmalar, Mahsun VURAL başkanlığından toplanan Dernek yönetim kurulu üyelerin oluşturdukları toplantılarından planlanıp, projelendirilmiş ve çalışmalar bu oluşumla yapılmıştır. Onun için, bu değerlerin, bu toplantılarda, maddi ve manevi olarak Hınıs ve Hınıslı hemşerileri için ne kadar özverili davrandıklarını ve ne kadar fedakârlıklar yaptıklarına şahit oldum. Ve bu oluşumların içinde başta Başkan Masum VURAL olmak üzere, diğer yönetici arkadaşlarımla hep gurur duydum. Ve ”İyi ki varsınız ve tüm Hınıs lılar sizlerle gurur duymalıdır.” Duygusunu her seferinden içimden geçirdim.Zaman zaman bu etkileşmenin üzerimde yaratığı duygu ve düşünceleri onlara kelimelerle ifade etmeye çalışıyordum ama ne yazık ki kelimeler ve cümleler kifayetsiz kalıyordu... Bu sebeple köşemde dilim döndükçe, kalemim yazdıkça, bilgisayarım bana eşlik ettikçe bu değerler hakkındaki düşüncelerimi yazınsal olarak anlatmak ihtiyacını duydum. Onlar fazlası ile bu yazıları hak ediyorlar.Bugün bu değerlerin içinden çok değer verdiğim birisi olan Başkan Mahsun VURAL’dan bahsedeceğim.MASUM VURAL’ı İzmir/Hınıs Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneğinin Buca Altıneller Düğün Salonundan düzenledikleri tanışma toplantısından tanıdım. Daha sonra Erzurum Hınıs&Karaçoban Dernek Başkanı Abdulnasır Bey’le birlikte bürosuna, ziyaret gittiğimizden ikinci kez tanıma fırsatını yakaladım. Aradan bir süre geçtikten sonra kendisinden gelen bir teklifle kendimi Hınıs Eğitim, Kültür ve Dayanışma Derneğin yönetiminden buldum. Daha sonra süreklilik haline gelen toplantılarımızdan onu ve diğer arkadaşlarımı daha iyi tanımaya başladım. Ve Masum Bey’de, en çok dikkat ettiğim, ılımlı, saygı ve sevgi ile gösterdiği yaklaşımı ve yöneticilikteki özellikleri oldu.MASUM VURAL IN HAYATINDAKİ YAŞANMIŞLIKLARINDAN ORTAK NOKTALARIMIZMasum Bey’le en son görüşmemiz kendi ofisinden gerçekleşti. Derneğimizin yaptığı son etkinlikten sonra görüşmemiz gerekiyordu. Bu sebeple kendi ofisine giderek görüşmemizi gerçekleştirdik. Yaklaşık 3 saat süren görüşmemizden, Onun, kendini bana anlatması ve anlatılan her yaşanmışlığın hayatımdan aynen geçmesi Masum Bey’le ortak noktalarımızı ortaya çıkardı. Bu da bizim birbirimizi daha iyi anlamamız ve ısınmamıza neden oldu. Hayatımızın anlatılan her yaşanmışlık hikâyesine gözyaşlarımız eşlik etti. Ve zaman zaman yaşadığımız bu duygu yoğunluğu içinde kurulan cümlelerin devamlılığını getiren kelimelerin, boğazda düğümlendiğini ve konuşmaların kesilmesine neden oldu. Bu duygu yoğunluğunu en çok ben yaşıyordum. Evet, hayat bizi bu noktadan karşılaştırmıştı. Belki birbirimizi tanımak için bir şanstı veya ortak noktalarımızdı, bilemiyorum ama bir şekilde hayat bizi bir yerde kaynaştırmıştı ve bizlerde bu hazı yaşıyorduk.MASUM BEYİM KARAKTERİNDEKİ GÜZELLİKLER.Masum Bey’de; Özellikle karakterine yansıyan en güzel özelliği, tavır ve düşüncelerindeki netliği, fedakârlığı ve hayattaki yardımseverliği ile birlikte birçok insana yardım elini uzatmasıydı. Onun için; Hınıs’ın ve köyün, yeri farklıydı. Belli bir yaşta büyüdüğü ve yaşadığı köyü ile ilçesine olan bağlılığı gözümden kaçmıyordu. Orada yaşanmışlıklarını anlatırken gözlerinden yaşların dökülmesi, kelimelerin boğazından düğümlenmesi, ailesini, komşularını, o zamanda yaşanan yaşanmışlıkları hatırladıkça dökülen gözyaşların her damlasında bir iz bıraktığı gibi, geleceğe de ders olacak mesajlar veriyordu. Ve verilen bu mesajların en güzel anlatımı ise mimiklerle birlikte dökülen göz yaşları olmuştur. Onu en iyi anlayan insan, çektiklerinin benzerini yaşayan insandı. Aksine Masum Beyi herkes anlayamaz… Çünkü hayatın her zerresinde ruhun derinliklerine kadar işlenmiş kederin, yokluğun ve yaşamın güzellikleri ile birlikte sıkıntıların sunduğu hayat hikâyeleri vardı. Ve bu hikâyelerin her biri, Masum Beyin, hayatının her anlamında ışık tutacak bir temel taşları oldu.Onu en çok ayakta tutan da, bugünkü hayatının her anlamında temel taşı olarak kabul ettiği, babasının öğretileri ve çektiklerinden çıkardığı derslerdi. Onun özünde, bölgesinin insanlarına, ailesine ve özümseyen insanlara karşı duruşu net ve gerçekti. Çünkü onun özü ne ise, mayasından çıkan kişiliği de aynısıydı.Onun için doyduğu ve doğduğu yer her zaman önemliydi. O bu değerlerle kendini buluyor ve yansıtıyordu. Masum VURAL’ı en çok etkileyen İzmir deki yaşantısı değil, Köyde ve ilçesinde büyükleri ile yaşadığı maddi ve manevi yönündeki yaşamı oldu. İşte bu günkü hayatının her temel taşını oluşturan bu yaşamı, geçmişte yaşadıklarından aldığı derslerle ördüğü hayat oldu.VURAL AİLESİNDEN ALDIĞI GÜZEL AHLAK VE TERBİYE…Masum Bey; Vural ailesinin kendisine giydirdiği bu terbiye ve ahlaki güzelliği çok iyi taşıyordu. Ailesinden kendisine verilen merhamet, acımak duygusu, düşküne yardım elini uzatmak, haram ve hileden kaçmak, okuyan insanın yanında yer almak, kimsenin aleyhinden konuşmamak temel felsefesiydi. Zaten, merhamet, saygı ve sevgi, tevazu ve hoşgörü, onun mayasında vardı. Onun için, tüm insanlar sevilmeli ve sayılmalıdır, dini, dili, ırkı, kültürü ne olursa olsun herkesin düşüncelerine saygı gösterilmeliyiz. Diyen insanlardandı. Sanki bütün bu güzellikler Yüce Allah tarafından kendisine özel verilmişti.Masum VURAL; zamanında zenginliğini, fakirliğini, ezikliğini, yokluğu ve masumiyetini çok iyi bilen bir insan olarak, yaşamın her noktasından insanlara örnek oldu. Özellikle Onu, en çok etkileyen ve her zaman kendine örnek alıp uyguladığı, babası ve amcasının yaklaşımları ve adımları bu örneklere ön adım oldu.Masum Beyin, önemli özelliklerinden biriside duruşu ve kişiliğidir. Onun, nefret dolu ve kınayıcı düşüncelerden, zarar ve zulüm şartlarından uzak durması, her tür bencil düşüncenin kişisel çıkarlara dayandığını bilip analiz eden insan olarak duruşu, binlerce insanı etkilemiş ve diğer bir taraftan da, kişi veya kişilere gönderdiği içselliği ve masumiyeti ise insanlarda güven duygusunu yaratmıştır.GÜVEN ve SAYGINLIK TOPLUM İÇİN TEMEL KAVRAMDIR;Masum Başkan; “Toplumun ve insanların temel yapısı güven ve saygınlık üzerine kurulmalıdır” Yaklaşımı ile sivil toplum kuruluşlardan, siyasi kimlik taşıyan tüm insanlara kadar kendine değer getirmiştir. Buca da herkesim tarafından sevilen ve sayılan insan olarak görülmesi, Onun, çevresinde yarattığı ahlaki ve güven verici özellikleri ile kabul görmesi olmuştur. Diğer bir taraftan da, insanları doğru ve yerinden eleştirmek, incitmemek, karşı tavır almamak, kin ve nefretle duruşunu sergilememek, ikilem yaratmamak, boş konuşmamak insanları kıracak hassasiyetleri de çok iyi bilen bir kişiliğe sahip olmak Masum Bey’i kişiler bazından da değerli kılmaktadır. Bu duruşu ile herkesimden arkadaşlık, ortaklık ve hatta dostluklar almaktadır.Ama ne yazık ki, Masum Beyi, olumsuzca eleştiren, yaptığı güzel hizmetler karşısından olumsuz duruş sergileyen insanlar hep elini tuttuğu insanlar olmuştur. Bu durum ise kendisini derinde yaralamaktadır.SEZGİLERİ ve ÖNGÖRÜLERİ ÇOK KUVVETLİ… Sezgileri ve öngörüleri çok kuvvetli olan Masum Bey; Kendisine gelebilecek olumsuz eleştirileri, çok iyi bilen kuvvetli sezgilere sahiptir. Kendisi bu noktada, farkında lığı tam olarak hissederek, onlara karşı koşullarını şekillendirip, tüm kötülükler iyiliğe dönüştürülecek ustalıkla duruşunu her seferinde belirler. Çünkü O, “Tüm kötülükler düzeltici ve iyileştiricidir, dolayısıyla süreklilik göstermez. Kaynağını cehaletten alır, nesnelerin gerçek doğası ve ilişkisine dayanır. Cahil insan cehalet içinde olduğu sürece kötülüğün tesiri altında kalır. Kötülüğe hizmet eden karanlığa, iyiliğe hizmet eden insanda aydınlığa hükmeder” olgusu ile hareket eden ve kendini buna göre biçimlendirmesini bilen biridir.UN, ŞEKER VE SABUN HİKÂYESİ…Bir zamanlar Beşerra Şehrinde bütün halkı tarafından sevilip sayılan sevecen bir şehzade yaşardı. Ancak fakir bir adam vardı, var gücüyle şehzadeyi kötülemeye ve itibarını zedeleme çalışan, dilini sürekli onu karalamak için kullanan. Şehzade bunu biliyordu. Ancak onun hakkında sessizce hareketsiz sabrederdi. Ve sonunda aklına buna bir son vermek geldi. Bir kış gecesi ona hizmetkârını gönderdi. Hizmetkâr ona bir çuval un, bir kalıp sabun ve bir paket şeker götürdü.Hizmetkâr, adamın kapısını çaldı ve dedi: “Şehzade sana hediyeler gönderdi; bir hatırlatma nişanesi ve himaye alameti olarak.”Ve adam kendinde bir övünç hissetti. Şaşırdı; zira bu hediyelerle şehzadenin kendini onurlandırmış olduğunu sandı. Ve gururla şehrin ileri gelen insanına gitti. Ona şehzadenin yaptıklarını anlattı. Ve dedi: “Görmüyor musun, şehzade benim hoşnut olmamı nasıl da istiyor”!Durumu bilen ve gören akil insan ona dönerek; “Ah ne bilgili bir şehzade ve sen ne kadar az anlayışlısın! O sembollerle konuşuyor. Un senin boş miden için; sabun kalbin kirliliği için, şekerse acı dilin tatlılığı için.”O günden beri adam kendinden utanır oldu. Şehzadeye beslediği nefret, daha önce olmadığı kadar, şiddetlenmişti. Bu nefreti şehzadenin kastını kendine açıklayıp öğreten akil insana kadar uzandı. Ancak bundan sonra sustu ve şehzade hakkında tek bir laf bile etmedi.HUZURSUZLUK, ACI VE ÜZÜNTÜ YAŞAMIN GÖLGELERİDİR.Masum VURAL, hayatın her yaşamını kendine özgü yaşam olarak kabul etmiş ve hiçbir zaman olumsuzlukların karşısında yenilgiyi kabul etmemiştir. Onun yaşam felsefesinden; “Huzursuzluk, acı ve üzüntü yaşamın gölgeleridir. Dünyada kederlenmemiş kalp, dertlerin karanlık sularında sürüklenmemiş zihin, tarife sığmaz bir ıstırap içinde gözyaşlarına boğulmamış insan yoktur. İnsanoğlunun yaşamında acı, mutsuzluk ve talihsizlik olarak karşısına hep çıkar. Önemli olan bütün bunlara göğüs gerecek yaşamı yakalamaktır.” Felsefesi yer almıştır.İNSANLARA VERDİĞİ VE ÖRNEK ALINACAK MESAJLARI…Masum Başkanın inanıyorum ki benim gibi birçok insana etki edecek mesajları fazlası ile vermiştir. İşte o mesajlardan bir kaçı… Güzel düşünce, incelik ve zarafet alışkanlıklarının ortaya güzellik kattığını, hoşluk ve memnuniyet gösterdiğini… Temiz düşüncelerin; hoşgörü, öz denetim alışkanlıklarından ortaya çıktığını, dinginlik ve huzur şartlarından da gerçekleştiğini… Cesaretin, öz güven ve kararlılığın, mertlik alışkanlıklarında geldiğini, başarı, bolluk ve özgürlük şartlarından da kendini gösterdiğini” Aklın sükûneti, bilgilerin en değerli hazinelerinden biri olarak gördüğünü, İnsanın kendisindeki öz hâkimiyet sağlama konusundaki duruşu, uzun ve sabırlı bir gayrettin sonucu olduğunu, Düşünce yasalarına ve işleyişlerine ilişkin sıradan bir bilginin ötesinde olgunlaşmış deneyimlerin bir göstergesi olduğunu… Masum VURAL da buldum ve gördüm. Onun konuşmasından dinlemesine, güven duymadan, güven vermesine, mimiklerini her okuyuşumda saygının ve sevginin huzur dağıttığını ve kısacası hareketinin her anlamında bir mesaj çıkartan insan oldum.Sözün özü; Masum Bey’in başarısının arkasında yatan gerçek; “Bir insanın başarısı, ulaşmış olduğu yere göre değil, oraya ulaşmak için yürümüş olduğu yollarda aşmış olduğu engellere göre ölçülmelidir”. Olgusu yatmaktadır.Masum Başkan; İnsanları dinlemeyi çok sever. İnsanlarda ondan aldığı bu özgüvenle kendilerini anlatmayı severler. O çok iyi bir dinleyici olduğu gibi, çok iyi bir analizördür. Ve anlatılan konulara hâkimiyet sağlayan ve yeri geldiğinde ona göre hikâye anlatan bir bilge insandır. Sözün özü Onun insanlara verdiği güveni, Onu çok iyi tanıyan insanın onu mimikleriyle okuması ile ortaya çıkarmaktadır.KENDİSİNE OLAN HÂKİMİYETİ İLE GÖSTERDİĞİ DAVRANIŞLAR…Masum Bey; kendisini nasıl idare edeceğini öğrenmiş sakin bir insan olarak, başkalarına nasıl uyum göstereceğini bilir. O, bir insan ne kadar sakin olursa, başarısı, etkisi ve iyilik yapma gücü o kadar artar diye düşünür. Ona güvenen ve ondan feyiz alan insan her zaman kendine,“ Kurak topraklarda gölgeli bir ağaç, fırtınada korunaklı bir kaya gibi.” Özgüveni ile hareket eder. Bu bir insanda bulunması ve istenilmesi gereken en güzel olgu olsa gerek.Masum Vural huzur veren dingin bir insandır. Dinginlik olarak adlandırdığım mükemmel karakter dengesi kültürün son dersidir; yaşamın çiçek açışı, ruhun meyve verişidir. Bilgelik kadar değerli, altın kadar da kıymetlidir.Evet, insanlık denetimsiz ihtiraslarla kabarır, zapt edilmeyen üzüntülerle karışır, endişe ve şüphe ile sürüklenir. Yalnız bilge insan, kontrollü ve saf düşüncelere sahip, ruhundaki rüzgârlara ve fırtınalara yön vermeyi başaran, öz hâkimiyetini dayanaklığa, doğru düşünceni ustalığa, sükûnetini ise güce dayalı olduğunu analiz ederek onaylayan insandır. Masum Başkanın kişileri etkilemeyi, kazanmayı ve şimdiki başarısının temelinden yatan bu özellikler olduğunu gördüm.MASUM BEY İN YÖNETİCİLİKTE ETKİNLİĞİ…Masum Başkan; Çok iyi bir aile babası ve çok iyi bir toplum insanıdır. Ancak yöneticiliğin temel noktalarından birisi olan disiplin, iş takip ettirme ve uygulama da ki etkinliği, iyi niyetli davranmasının gölgesinden kaldığı için başarı yolunda engellerle karşılaşmaktadır. Bu engelleri kaldırmak içinde; yönetimlerde bireysel başarıların ve gayretlerin yerini artık birlik duygusunu yaratan modelleri tam anlamı ile yerleştirmek, verimlilik, kalite ve insan ilişkileriyle ilgili sorumlulukları beraberce paylaşmak la olmaktadır. Başka bir anlatımla, paylaşım ve katkı sağlama çapaları örgütlenme içinde birlik kavramın yerleşmesiyle birlikteki sorumluluk bilinciyle eyleme geçmekle mümkündür. Bütün bu oluşumun yerleşmesini sağlatmakta, birim ve bireyler arasındaki samimiyetin yeri büyüktür. Dolayısıyla lider ve yardımcıları, takım ruhunu oluşturmak için, görev alanlara verilecek direktifler, vizyon ve taktik anlamındaki hedefler, herkesin anlayabileceği şekilde verilmeli. Ve aynı şekilden de istenilmelidir.......... EŞLERİN TANIŞMALARI İLE GELEN İŞ ORTAKLIĞI..